İsveç Aylığı: Temmuz

İsveç’te yaz muhteşem güzelliği ile sürerken tatil döneminin geldiğini de bu ay ile birlikte anlamış oldum. Tatil kısmına değinmişken, ülkedeki tatil hakkından bahsetmek gerekir. İsveç’te resmi yıllık izin hakkınız yirmi beş iş günü. Yani bu beş hafta izin demektir. Bunun dışında yıllık fazla mesaiden doğan bir yirmi sekiz iş saati ve bu kısmı sanıyorum ki sadece bizim firmaya özgü olmak üzere bir de yirmi dört iş saati hakkı vardır. Yirmi dört saat izni, hafta sonu ile arasında tek gün kalan günlerde kullanılmaktadır. Tekrar yirmi beş iş gününe dönersek, bu iznin tamamını ilk senede kullanamazsınız. Bunun bir kısmı için senelik borçlanır, üç seneyi tamamladıktan sonra bu borçtan kurtulursunuz. Bu vesile ile İsveç’te hemen hemen her şeyin çok net ve ağır bir karşılığının olduğunu belirtelim. Bunun nedeni, sisteme girmenin zor ve zaman alan bir süreç olmasıdır. Düşünün, izniniz için borçlanıyorsunuz, fakat bu borcu üç sene sonunda silebiliyorsunuz. Çalışan bir insan psikolojisi üç yılı doldurmak için beklemeyi yeğler. Bunun yanına dört sene sonunda kalıcı oturuma, altı sene sonunda vatandaşlığa başvuru haklarını koyarsanız, İsveç’e yedi yıl hizmet vermeden dönmeniz pek olası gözükmez. Tekrar izne ve tatile dönecek olursak, İsveç’te yazın kimseyi bulamazsınız bu ayda. Tüm ülke boşalır. Herkes tatile gider. Tatil için bu mevsimde popüler yerler Kanarya Adaları, Tenerife ve Türkiye’dir.

Temmuz ayı en sıcak ay olup ortalama sıcaklık 16 derece civarında, en yüksek sıcaklık ise 22o civarında geçti. Geceleri ise tekrar 10 derecenin altına geriledi. Bu güzel havada, dışarıda bol kitap, dergi, kamp, doğa yürüyüşü yaparken bana durmadan eşlik eden İskandinav biralarına da bu vesile ile değinmenin zamanı geldi. Bir çırpıda sayacağım biralar Mariestad, Gotlands Bryggeri Bulldog Pale Ale, Norrlands Guld Dynamite, Falcon Pilsener, Kronenbourg 1664 Blanc, Arboga, Royal Classic, Carnegie Porter, Gotlands Bryggeri Wisby Weisse, Eriksberg, Bellman 6,0… Bunlar dışında her eyaletin ve şehrin kendine has biraları vardır. İsveçliler küçük ve yerel fabrikalardan gelen “craft” dediğimiz biraları içmeyi seviyorlar. Yani uluslararası büyük bira markaları dışında, kendi markalarını da tüketiyorlar. Biraya girmişken bir iki konuyu da belirtmekte fayda var. İsveç’te dışarıda alkol almak yasaktır. Alkolünüzü de yalnızca Systembolaget denilen devlete ait tekellerden alabilirsiniz. Yoksa normal markette %3.5 altında düşük alkollü bira almak zorunda kalırsınız. Soğuk bira ise asla satılmaz.



Temmuz’da çok fazla zaman geçirmediğim için yazacaklarım bu kadar. Buraları gezmeye geleceklere tavsiyem, bu ay geleceklerse, benim bulunduğum eyalete ve/veya daha kuzeye gitmenizdir. Muhteşem bir doğa ile karşılaşacaksınız.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İsveç Aylığı: Ocak

Derbentçilik

Şelteoğulları (Baba Tarafı Soyağacı)